Törende Artvin Valisi Mustafa Yemlihalıoğlu, Jandarma Komutanı Mehmet Nasif, Belediye Başkan Yardımcısı Erdinç Eldemir, İl Emniyet Müdürü Muhsin Armağan, İl Milli Eğitim Müdürü Hamza Köşker, Hayırsever iş adamı Sıtkı Kahvecioğlu, Hayırsever iş adamı Sıtkı Kahvecioğlu’nun eşi Kadriye Kahvecioğlu, kurum müdürleri, öğrenciler ve çok sayıda vatandaş yer aldı.
Hayırsever İşadamı Sıtkı Kahvecioğlu tarafından yaptırılan ve trafik kazasında hayatını kaybeden kız kardeşi Belma Öztürk’ün ismini taşıyan Orta öğretim kız ve erkek öğrenci yurdu 213 öğrenci barındırmakta. 5 katlı olan yurt 1 milyon 250 bin liraya mal oldu. 2010-2011 eğitim ve öğretim yılı itibari ile Yeni Mahalle’de faaliyete giren Belma Öztürk öğrenci yurdunun açılış töreni yapıldı.
Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın ardından başlayan programda Ardahan’dan ilimize öğrenim hayatını sürdürmek için gelen Ticaret Meslek Lisesi öğrencisi Yurdane Durak,kaldığı Belma Öztürk öğrenci yurdu ile ilgili duygu ve düşüncelerini törene katılanlarla paylaştı.
İl Milli Eğitim Müdürü Hamza Köşker: “Eğitim öğretim iddiadır, bunun ispatı ise yatırımlardır. Buna en çok inananlardan birisi de Sayın Sıtkı Kahvecioğlu’dur.”
Törende konuşma yapan İl Milli Eğitim Müdürü Hamza Köşker konuşmasında, “Eğitim öğretimin temel birimlerinden birisi elbette okullardır. Bunu tamamlayan unsurlardan daha bir anlam ifade eder. Bunlardan biri beklide en önemlisi öğrencilerin yatacaklar, çamaşırlarının yıkanacağı, temizliklerini yapacakları, yemeklerini yiyecekleri, etütlerini yapacakları, bilgisayar çalışmalarını yapacakları, hasta olduklarında istirahat edecekleri yurtları ve pansiyonlarıdır.
Bu bağlamda son iki yılda kurumlarımız noktasında; Arhavi Eğitim öğretim tarihi boyunca ilk defa; Arhavi Anadolu Lisesi bünyesinde 66 kişilik kız öğrenci yurdunu yaptık ve geçen eğitim öğretim yılında faaliyete geçti. Yine Borçka eğitim öğretim tarihi boyunca ilk defa iki orta öğretim öğrenci yurdunu faaliyete geçirdik. Borçka Anadolu Lisesi 57 kişilik kız öğrenci yurdu, İHL bünyesinde 69 kişilik erkek öğrenci yurdu. Bu eğitim öğretim yılında faaliyete geçti. Camili bölgesinde Yatılı Bölge İ.O. Bünyesinde pansiyon binası yapılmaya başlandı ve bu yılın sonunda bitmek üzere. Ardanuç ilçesinde 75 kişilik kız öğrenci yurdu bitti ve geçen eğitim öğretim yılında faaliyete geçti.
Şavşat İlçesinde Anadolu öğretmen lisesi öğrencileri için; daha önce YİBO olarak kullanılan pansiyon binası erkek öğrencilerimizin kalacakları hale getirildi. Kız öğrencilerimiz içinde okulun üst katı yurt haline getirildi. Şu anda faaliyetlerine devam etmektedir.
Artvin Merkezde Fen Lisesi öğrencilerimizin kalmaları için Özel İdareden Seyitler mevkiinde TOKİ Binalarında bir blok alındı, okulun üst katıda yurt haline getirildi. Yeni yapılan Fen Lisemiz bünyesinde de 300 kişilik öğrenci yurdu mevcuttur. Valimizin büyük gayretleri sonucu Vilayetler Birliği ve Valiliğimizin katkılarıyla Hopa ve Arhavi İlçelerinde 100 kişilik iki yurt yapılacaktır. İlimizdeki bütün YİBO'larında bir tanesi hariç koğuş sisteminden oda sistemine geçiş yaptık. Bir ABD internet sitesinde şöyle bir logo görmüştüm. En iyi eğitim herkesin işidir. Eğitim öğretim iddiadır, bunun ispatı ise yatırımlardır. Buna en çok inananlardan birisi de Sayın Sıtkı Kahvecioğlu’dur. Artvin eğitim öğretim tarihinde ilk defa bir hayırseverimiz Artvin Merkeze bir yatırım yapmıştır. Bu hayırseverimiz Sıtkı Kahveci Beyefendileridir. Daha önce Cumhuriyet İ.O. yaptı. Şimdi ise 213 kişilik kız ve erkek öğrenci yurdu yaptı bu konuda ben kendisine çokça teşekkür ediyorum. Öğrencilerim ve ben kendisini unutmayacağız. Gönlümüzde yeri her zaman mevcut olacaktır.
Öğrencilerimin bu yurdu bir şans ve burada kalmanın bir fırsat olduğunu bilmelerini ve buna göre gayret sarf etmelerini özellikle istiyorum.
Tekrar yurdumuzun bütün öğrencilerimize ve Artvin'imize hayırlı olmasını dilerim.”ifadelerini kullandı.
Hayırsever İşadamı Sıtkı Kahvecioğlu: “ Tek dileğim bu yurdun gericilikten uzak bir anlayışla yönetilmesidir.”
Yurdu öğrencilerin hizmetine sunmaktan duyduğu mutluluğu ifade eden Sıtkı Kahvecioğlu, konuşmasında, “Sevgili öğrenciler size bu yurdu yaptırdığım için çok mutluyum, güle güle oturun. Ölen kardeşimin anısını yaşatmak için elimden gelen gayreti sarf ettim. Bundan sonrası için kardeşimin adına bu yaptığım çalışmanın devamını sağlamak istiyorum. Bu konuyla ilgili iki anekdotumu anlatacağım. Camiler Derneği, bana Artvin’deki Merkez Caminin tuvaletlerini yap dedikleri zaman gerçekten çok sevindim. Brezilya ve Arjantin’den birinde rastlamıştım… Bizim gibi taharetlerini suyla alıyorlar bunun içinde çok modern duş armatörleri yapmışlar. Dedim bu ne güzel ilerleme, benim memleketimde de bunu görsem… Bu fırsat elime geçtiği için hemen kabul ettim ve caminin tuvaletlerini yaptım. Armatürlerini yerleştirdim o kış gittim İstanbul’a baharda geldim di armatürler sökülmüş yerine musluklar takılmış. Bu memleket yeniliğe alışamıyor. 300 sene matbaayı sokmadı direndi. Bunu aşmamız lazım bunun bir şekli olması lazım gittim derneğe dedim ki lütfen. Ben bunu bir daha yapacağım ama o bekçiyi oradan atacağız. Bekçi için dediler ki bir katı daha kaldı onu da yapsın çıksın, şunu da yapsın. Dedim ki kati suretle olmaz. O bekçi Avukata da gitmiş sonra onu da duydum mahkemeyle beni durduracakmış gerçi onu da beceremedi.
İkinci anekdotum ben noterim bir gün duydum ki büyük bir arazi satışı varmış. Satın alan galeri sahibi çalıştığı noterde yapmak istemiş işlemi, satıcı hanım ise ben Kadıköy 4. noterliğinden başka yerde iş yapmam demiş ve bana geldi. Acaba bu kadın beni beğendiği için iyi muamele yaptığım için mi geliyor yoksa iltizami muamelemi yaptığımız için mi yapılıyor. Dedim ki hanımı benim odaya alın ben hanımın kahvesini söyledim yandan köşeden niçin beni tercih ettiğini öğrenecektim. Kadın zeki kadın. Bakımlı orta yaşlı hemen dedi ki ben Hasan Ali Yücel’in kızıyım ben o zaman ağlamaklı oldum. Dona kaldım. Bir şey diyemedim artık. O şekilde düşüncemden utandım.
Birkaç gün önce çocukluk arkadaşım Cevat Avcı gelmişti. Bana rahmetli Menderes’in son ikametgaha nakil işi var dedi. Gel merasime eşlik edelim. Bende dedim ki o merhumun iki günahı var onun için gelmem dedim. Bir köy Enstitülerini kapatması iki Halk Evlerini kapatması. Hanım hemen itiraz etti. Dedi ki köy enstitülerini rahmetli Menderes kapatmadı. O lafın üzerine bende bu konu üzerine durdum. Artık ikinci şoku da yiyince bir baktım ki gerçekten İnönü, Cumhurbaşkanı, köy enstitüleri, Tahsin Banguoğlu ve Reşat Şemsettin Sirer Milli Eğitim Bakanlıkları zamanında kapatılmış. Atatürk’ün kurduğu köy enstitülerini Cumhurbaşkanı İsmet İnönü gericilik yüzünden koruyamadı. Gericilik o kadar kötü bir durum ki ben onun için çok rica ediyorum. Benim fazlaca gücüm yetmez. Bu yurdum başına öyle birini tayin edin ki ben mantar gibi çıkan cemaat yurtlarının tasallutundan korkuyorum güzel kardeşimin adına leke sürülsün istemiyorum. Beni bu zilletten kurtarın.”ifadelerini kullandı.
Vali Yemlihalıoğlu: “Kahvecioğlu Ailesine Teşekkür Ederiz.”
Yurda adı verilen Sıtkı Beyin kardeşi Belma hanımı rahmetle anarken adını böyle bir eğitim kurumunda yaşatmak ise ayrı bir güzelliktir diyen Vali Yemlihalıoğlu, “ Bugün burada eğitimi zincirimize güzel bir halka daha ekliyoruz. Eğitim yuvalarımızın önemli bir parçası olarak düşünülen bu yurdun resmi açılışını bugün yapacağız. Öğrenci kızımız güzel bir konuşma yaptı. Bu yurdumuzda şu anda Türkiye’nin muhtelif yerlerinden gelen 170 civarında öğrencimiz var. 29 Ekim’de Cumhuriyet bayramımızı kutlayacağız. Bu anlamlı günden önce buranın açılışını yapmış olmak ayrı bir güzellik katıyor. Öğrenci arkadaşlarımız, “Bu yurt bizim yuvamız. Yuvamızı yapanlara minnettarız.”diye güzel bir döviz hazırlamışlar. Kendilerini tebrik ediyorum.
Geçtiğimiz gün Çanakkale Savaş Müzesi gezici sergisi spor salonunda açtık. Biz orayı gezerken askerimizin pantolonunu göstermişlerdi. Orada bir şey dikkatimizi çekmişti. O dönem bizim ülkemizin imkanları yetmediği için askerlerimiz elbiselerini ikiye katlayarak dikilen bir pantolon giymiş. Ancak İngiliz askeri bugün bile teknolojisi zor yetişilen bir deriyi kullanmış. Ancak Allah’a şükür bizim ülkemiz Dünya devletleri ile yarışıyor. Teknoloji ihraç ediyor. Bunu daha da ileri götürmek sizlerin görevi olacak. Sizlerin iyi yetişmesine de biz katkı sağlamak durumundayız. Burada da evimiz diye adlandırılan bu yurtta imkanlarımız ölçüsünde barınmanız ve eğitim yapmanız için fizik şartları hazırlamak bizim görevimiz.
Konuşma yapan güzel kızımız annemden, babamdan ilk kez ayrılıyorum dedi. Annesinin, babasının özlemi, bizim beklentilerimiz var. Kendisi kendi hayatını kurtaracağını da söyledi. Bizim sizlerden tek istediğimiz derslerinize iyi çalışıp topluma, devlete ve kendinize hizmet etmeniz ve iyi yetişmeniz bizim temennimizdir. Bu yurdu bizlere kazandıran değerli Kahvecioğlu ve ailesine çok teşekkür ediyorum. Yurda adı verilen Sıtkı Beyin kardeşi Belma hanımı da rahmetle anıyorum. Adını böyle bir eğitim kurumunda yaşatmanın da ayrı bir güzellik olduğunu söylemek istiyorum.
Milli Eğitim Müdürümüz, yanılmıyorsam Artvin Merkezde bu tarzda bir hayır işini ilk olarak Sıtkı Bey’in yaptığını söyledi. Büyük bir tesadüftür, Sıtkı Bey’in eşinin akrabası olan sayın Nihat Gökyiğit’te yüklü bir hayır yaptı. Onu da biz Üniversite de eğitim noktasında değerlendiriyoruz. Özellikle Kahvecioğlu ve değerli eşlerinin bu şehre bir vefa örneği sergilediğini belirtmek istiyorum.
Biraz önce Sıtkı beyle konuştuk, tam sözünü alamadık ama yapacağını ben biliyorum. Şehir Stadyumumuzun yanında da en kısa sürede bir spor salonu kendisi yapacak. Daha önce örneklerde vermiştim Yine anlatmak istiyorum. Hacı Bektaşi Veli’ye bir gün sormuşlar; Hünkar, bu dünya’da ezel, ebed, hayatta bizlere ne söylemek istersin? dediğinde üç şeyden dem vurmuş Hacı Bektaşi Veli. Açıklamalarını istediklerinde de; “Birisi öldüğünüzde evde kalır, diğeri sizinle mezara kadar gelir üçüncüsü ise sizle mezara kadar gider.”demiştir. Açıkladığında da bütün hayatımızı anlatan bir cümle çıkıyor. Bir insan öldüğünde malıdır mülküdür evinde kalır. Biz Sıtkı Beyi bazen sinirlense de o şekilde kabul edip seviyoruz. İnşallah daha büyükte katkılar yapacağını biliyorum. İkincisi de eşidir dostudur insanı mezara kadar götürür. Fazlada uzatmadan teşekkür ediyoruz kendilerine. Yakın zamanda Üniversite yurdu ile ilgili olan sıkıntıları da çözeceğiz. Atatürk’ün de söylediği gibi bütün ümidimiz gençliktedir. Bu ev ortamında güzel bir eğitim öğretim yılı geçirmenizi diliyorum. Değerli işadamımız Sıtkı Bey’e ve ailesine saygılarımı ve tekrardan teşekkürlerimi sunuyorum.”diye konuştu.
Artvin Valisi Mustafa Yemlihalıoğlu konuşmasının sonrasında, Sıtkı Kahvecioğlu ve eşi Kadriye Kahvecioğlu’na teşekkür belgesi vererek bir kez daha tebrik etti.
Sonrasında Milli Eğitim Müdürü Hamza Köşker, Sıtkı Kahvecioğlu ve eşi Kadriye Kahvecioğlu’na plaket takdim ederek teşekkürlerini sundu.
Halk Oyunları gösterisinin sonrasında ise Belma Öztürk öğrenci yurdunun açılışı Vali Yemlihalıoğlu, Sıtkı Kavecioğlu, Kadriye Kahvecioğlu ve öğrenciler tarafından gerçekleştirildi.
Açılış töreni sonrasında gezen Artvin Valisi Yemlihalıoğlu, öğrencilerin kaldığı odaları, derslikleri ve yemekhanede incelemelerde bulundu.
Vali Yemlihalıoğlu ve beraberindekiler öğrencilerle yurdun yemekhanesinde yemek yedikten sonra program son buldu.
Haber:Adem Güngör-/çoruhpostası.net
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
yeni yorum